Son yıllarda Yapay Zekâ, sağlık alanında önemli ilerlemeler kaydetti ve etmeye de devam ediyor. Makine öğrenimi, derin öğrenme ve doğal dil işleme alanındaki ilerlemeyle birlikte Yapay Zekâ artık hastalıkları teşhis edebiliyor, tıbbi görüntüleri analiz edebiliyor ve hatta tedavi planları önerebiliyor. Bu da önemli bir soruyu gündeme getiriyor: Yapay Zekâ insan doktorların yerini alabilir mi? Biz de burada bu soruya sadece genel doktorluk mesleği açısından ve özel bir tıp uzmanlık dalı gözetmeksizin değerlendirmelerimizi yapacağız.
“Ramazanın gelişi huzur, gidişi hüzün bırakıyor ama hüzünlenmek imandandır, Bayramın gelişine sevinmek ise ibadettir!”
Mesleki ve teknik eğitim, ekonomik kalkınma ve istihdam stratejilerinin temel taşlarından biridir. Türkiye'de sanayinin ve hizmet sektörünün ihtiyaç duyduğu nitelikli işgücünü yetiştirmek amacıyla mesleki ve teknik okullar (MTOK) faaliyet göstermektedir. Ancak, bu eğitim kurumları, toplumsal algı, güncelliğini yitirmiş müfredat, öğretmen eksikliği ve sınırlı sektör işbirliği gibi bir dizi zorlukla karşı karşıya kalmaktadır. Bu makalede, mesleki ve teknik liselerin mevcut durumu ele alınarak, etkinliğini arttıracak çözüm önerileri sunulacaktır.
Geçtiğimiz son on yılda, Üretken YZ (Üretken Yapay Zekâ), niş bir teknolojiden dünya çapında endüstri kuruluşlarını yeniden şekillendiren dönüştürücü bir güce dönüşmüştür. Gelişen teknoloji ekosistemi ve iddialı dijital (sayısal) dönüşüm hedefleriyle Türkiye, büyük bir yapay zekâ dönüşümünün eşiğinde duruyor. Ancak, yapay zekâ araştırmalarına olan ilginin artmasına rağmen, Üretken YZ yeterince keşfedilmemiş ve yeterince kullanılmamaktadır. Bu boşluğu kapatmak için, Türkiye'de Üretken YZ çalışmalarını yaygınlaştırmak için üniversiteler, endüstri kuruluşları ve devletimiz tarafından ortak çabalar sarf edilmelidir. Bunun için öncelikle yapay zekânın ülkemizdeki durumunu incelemek gerekir.
Değerli okuyucularımız, bu yazımızda “Siber Güvenlikte Kurumsal ve Ulusal Politikalar: Kurumların ve Ülkelerin Yapması Gerekenler” başlıklı yazımızın sonunda geçen ve detaylarıyla açıklamadığımız kritik altyapıların neler olduğu ve alınması gereken önlemlerden bahsedeceğiz.
Değerli Gazete Ankara Okuyucuları, bugünkü yazımızda, daha önce yayınlamış olduğumuz “Siber Güvenlik ve Güvenli Bir Sayısal Gelecek İçin Yapılması Gerekenler“ başlıklı makalemizde, siber güvenlik konusunda, bireylerin, kurumların ve ulusların yapması gerekenlere değinmeye çalışacağımızı belirtmiştim. Bu makale o yazıya istinaden yazılmıştır.
Bu yazımızda ise öncelikle siber güvenlik kapsamında temel konuların neler olduğuna kısaca değindikten sonra, kurumların ve ülkelerin siber güvenlikle ilgili yapması gerekenleri kısa konu başlıkları halinde açıklamaya çalışacağım.
Yapay Zekâ (YZ), son yıllarda birçok alanda olduğu gibi yükseköğretimde de hızla kendine yer bulmaya başlamıştır. Ülkemizde ve bütün dünyadaki üniversiteler, hem eğitim sürecini iyileştirmek hem de öğrencilerin akademik gelişimlerine desteklemek amacıyla YZ destekli teknolojilere yönelmektedir. Ancak bu dönüşüm, beraberinde bazı riskleri de getiriyor. Peki, YZ’nin yükseköğretime bütünleşmesi nasıl bir etki yaratacaktır?
Üretken yapay zekâ, farklı sektörleri farklı şekillerde etkileyecektir. Ancak bazı alanlarda değişimin çok daha hızlı olacağı aşikârdır. Yakın gelecekte en önce ve en çabuk etkilenecek sektörlerin arasında, sağlık, medya, finans, eğitim, hukuk, mühendislik alanları olduğu söylenebilir. Bu sektörlerin etkilenme şekillerinden kısa kısa bahsetmek gerekirse;
Sevgili Gazete Ankara okurları, bu yazımızda Siber Güvenlik konusuna değineceğiz. Siber güvenlik, günümüzün sayısal (dijital) çağın en öncelikli ve kritik konulardan biridir. Gelişen teknoloji ile birlikte hayatımızın neredeyse her alanının sayısal ortama taşındığı hepimizin malumudur. Ancak bu sayısallaşma beraberinde bir dizi riski de getirmiştir.
Saygıdeğer Gazete Ankara okurları, bu yazımızda Ankara’nın merkez ilçeleri olan Altındağ, Çankaya, Etimesgut-Sincan, Gölbaşı, Keçiören, Mamak, Pursaklar, ve Yenimahalle ilçelerinde gözlemlediğimiz ve öne çıkan temel sorunlar ile çözüm önerilerimizi başlıklar halinde ve sırasıyla inceleyeceğiz. Burada kısa başlıklar ve izahlar ile değineceğimiz sorunlar, sadece Ankara’nın merkez ilçelerinin değil genel olarak tüm Türkiye’nin sorunları olarak düşünülebilir. Sadece yazımızın konusu Ankara’nın merkez ilçeleri olduğu için incelemelerimiz belirtilen ilçelerle sınırlı olacaktır.
“Günün manşetleri ve en çok okunan haberlerinden ilk siz haberdar olmak istiyorsanız e-posta adresinizi Gazete ANKARA e-bültenine kayıt edebilirsiniz!”
Nasuh Akar Mah. Türk Ocağı Cad. No:28/3, 06520 Çankaya/ ANKARA
+90 (312) 285 63 33
+90 (312) 285 63 33
www.gazeteankara.com.tr
bilgi@gazeteankara.com.tr
Haber Sisteminin Android/ iPhone/ iPad Uygulamaları mobil cihazlar üzerinden anlık olarak takip edilebilmesi amacıyla tasarlanmıştır.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK kapsamında toplanıp işlenir. Detaylı bilgi almak için Aydınlatma Metnimizi inceleyebilirsiniz.