Anıtkabir’de Çiçekler 2 Renk Açar!
Atatürk ve Ankara derseniz, çok özel, benzersiz rotalar sizi bekler.
Evleri, Karargâhları ve Karargâh Evleri
Çalıştığı Mekanlar…
İlk Geldiğinde İzlediği Rota
Cumhuriyet Baloları Mekanları…
Ve İstirahatgâhları…
Üstte okuduğunuz 5 başlığı seçtim, arttırmak mümkün, hepsinde Ankara, diğer kentlerle karşılaştırılamayacak ölçüde, açık ara öndedir. Bu başlıkların özellikleri de niceliğin yanında niteliğin de farkını koyar cinstendir.
Örnekleyelim…
Evlerinden en uzun yaşadığı ev veya en küçük evi (koliba) burada örneğin. Biri müze olarak gezilebiliyor. Diğeri bahçe içinde, o kadar küçük ki kapısı hep kapalı tutulur… Videosu bu adreste, bugün yayında. https://www.youtube.com/channel/UCHyCodMAvmypf-bnTSXZo8Q
En zorlu günlerde veya en uzun süre çalıştığı mekân burada. Yemek masasında bile çalışırdı. Konunun tüm ilgili ve uzmanlarını çağırır, ünlü sofrasında ağırlardı. Ankara’ya gelişinde karşılandığı gibi hiçbir yerde karşılanmadı. 27 Aralık, Ankara’nın havası soğuk olur, o gün hava bile ısınmıştı! Yer yer oynamıştı adeta, günün adı tarihe Kızılca Gün olarak yazılacaktı.
Cumhuriyet balolarının en görkemlileri her zaman burada oldu. Atatürk, bu baloların en önemli konuğuydu. Tüm balolar onu bekliyordu. O da elinden geldiğince mekanları bir sıraya koyuyor, bazen geç saatlere kadar bir balodan diğerine gidiyordu.
İlk Başlık: Evleri, Karargâhları ve Karargâh Evleri
Savaşmaktan kiraladığı evlerde yıllarca hiç oturamadı ki! Kurtuluş Savaşı günleriydi, Ankara’da yaşadığı ilk evler, aynı zamanda karargâh oldu.
İlk geldiği mekân örneğin: Eski Ziraat Mektebi. 3 ay kadar yaşadı. Ankara’da bu büyüklükte bir ev bulmak ne mümkün, onunla birlikte yakındaki pek çok kişi de burada kaldı. Çalışmaktan, yatmaya gitmediği zamanlar oldu. Merkeze, en önemli ulaşım yolu olan tren istasyonuna uzaktı. Odası, bugün Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü içinde, ikinci katta. İsterseniz açıyorlar.
İkinci karargâh ve ev, tren istasyonunda olacaktı. Evet, ulaşım açısından yakındı. Fikriye Hanım’ın gelişiyle yuva da oldu. Güvenlik açısından riskler taşıyordu. Önceleri Çankaya-Direksiyon arası gitti, geldi. Sonra tamamen Çankaya’ya taşındı. Bugün Millî Mücadele’de Atatürk Konutu ve Demiryolları Müzesi olarak halka açık…
Üçüncü evi, Çankaya’daki bağ eviydi. İçinde havuzu da vardı ama yaşam alanı küçüktü. Mimar Vedat Tek, havuzu kaldırdı, yeni odalar kattı, kule de yaptı. Böylece Ulu Önder, 1921-1932 yılları arasında, en uzun süreyle yaşayacağı eve kavuşmuştu. Holzmeister Cumhurbaşkanlığı Köşkü yapımı için görevlendirildi. Atatürk’e kalsa eskisi yıkılıp yenisi yapılmalıydı, Holzmeister “aman yapmayın!” dedi.
İçindeki eşyalarla kapısı kilitlendi. 1950 yılında müze olarak açılana dek kapalı kaldı. Cumhurbaşkanlığı Atatürk Müze Köşk olarak hafta içi rezervasyonla, hafta sonu, öğleden sonraları, rezervasyonsuz gezebiliyor. Bugün içindeki her eşyası Atatürk’ün kullandığı eşyalar olması nedeniyle, burası andığımız mekanlar içinde ayrı bir yerdedir…
İlçelerde kaldığı, kullandığı evlerle mekân sayısı 20’ye yaklaşır ki bu da bir Ankara rekorudur.
Çalıştığı Mekanlar…
En başta İlk Meclis. 4 yıl. Ulusal bayramların mekânı dense yeridir. 23 Nisan, 30 Ağustos ve 29 Ekim burada yaşandı. Bu müthiş mekân 4 yıl kullanılacak, Millî Mücadele ve andığımız bayramlar bu zamana sığacaktı…
Sonra İkinci Meclis, 14 yıl – burasını en uzun çalıştığı mekân olarak kaydedelim. Bugünkü meclise geçilene dek kullanılan bu mekânda, Atatürk de vefatına dek çalışmıştı.
İlk Geldiğinde İzlediği Rota
Kızılca Gün Rotası da denilebilir. Gölbaşı’ndan Dikmen’e giren yolun başından Meclis Kavşağı’na dek anıtlarla bir gezi yapmak mümkün.
Yokuşun en başında Metin Yurdanur’un anıtı karşılar sizi. Rotayı izleyerek ilerleyince Ragıp Çiçen’in 44 figürlü anıtı. Devam! Meclis kavşağında son yapılan, Aslan Başpınar imzalı anıt bulunur. Mimarlar Gönül ve Mustafa Aslaner çiftinin yaptığı mermer yazıt da Genelkurmay ile Jandarma’nın arasındadır… Buradan sonra sırasıyla Opera, tren garı ve Hükümet Meydanı… İşte size asırlık rota!
Cumhuriyet Baloları Mekanları
En ünlüsü Ankara Palas, bugün müze. Bir de ilk balonun yapıldığı mekân var. En yakın arkadaşı İsmet Paşa’nın evi, Pembe Köşk.
Pembe Köşk’ün kapıları yılda iki kez ikişer ay boyunca açılır, bugünlerde açık. Giderseniz Atatürk’le anılarla dolu mekanı görmekle kalmıyorsunuz. Pembe Köşk’ün Hanımefendisi Özden Toker İnönü sizi gezdirir. Atatürk’ten anılarla, yaşayanın ağzından, anıların yaşandığı mekanda dinlemek…
Müthiştir.
Ve İstirahatgâhları
1953’e dek Etnografya. Bugüne ve sonsuza dek Anıtkabir.
Bilir misiniz?
Anıtkabir’de çiçeklerin sadece iki rengi vardır.
Aslanlı Yol’da yürüyorsunuz örneğin.
Aslanların arasında güller vardı, bir de o mevsimde açan çiçekler dikilir.
Sadece iki renklidir.
Bayrağımızın renkleri: Kırmızı – Beyaz.
YORUM YAP