30 Ağustos'u Mekân, Olay ve Kitapla Anmak
"Büyük Taarruz sabahı.
Atatürk ateş hattında.
Yanında büyük kumandanlar.
İki batarya mevzi değiştiriyor.
Solda süvariler hücumda.
Arkada cephane taşıyan kadın ve erkekler."
Bu satırlar, uzun yıllar Direksiyon Binası'nın sorumlu müdürlüğünü yapmış Servet Sarıaslan imzalı Ankara Garı Yarışması kitapçığından.
Önemli günleri olaylarla ve mekanlarla anmak
23 Nisan'ı mekanlarla anmak nasıl olur demiştim, bir yazı hazırlamıştım.
https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/necati-yalcin/23-nisana-ozel-ankarada-4-mekan-40434914
Sonra olay ve mekânlar eklendi ki yeni bir yazı daha çıktı!
https://sonsoz.com.tr/23-nisan-bayramini-ankaradaki-mekanlarda-kutlamak
30 Ağustos için de yazmıştım.
Şimdi okuduğunuz yazı çıktı...
Yaşananları okumak, anlatmak önemli.
Neler yaşandığını bugün kavramaksa çok zor.
Millî Mücadele bir destan.
Tam olarak anlamak mümkün mü, zor.
'Yunan zaten gidecekti!' diyecek kadar anlamamak da anlaşılması zor bir durum.
Yaşananları, mekânlarında hissetmek çok değerli.
Çünkü onlar, o günlerin şahitleri.
O mekânlara gitmek, bir anlamda o günleri, şahitlerinin ağzından dinlemek...
Ankara Garı
"Ankara Garı temizdir, rahattır ve bilhassa yenidir.
Fakat mermerlerinin aydınlığına rağmen
anlatılması öyle zor (yahut öyle kolay) bir şey vardır ki rüzgârında
bağrışılmaz, koşuşulmaz, yüksek sesle gülüşülmez Ankara Garı'nda.
O kadar ki
kalkacak tirenlerini ses-büyütenlerle haykırdığı zaman
boş bulunursa insan
şaşırır, başka bir dünyadan sesleniyorlarmış gibi."
Nazım Hikmet, Memleketimden İnsan Manzaraları
Ankara Garı'nın tavanı çok yüksektir.
Ön ve arkanız cam, yanlar duvardır.
Camlar tamam ama sağ ve sol duvarları boştur.
"Eh, böyle düşünülmüş" diye aklınızdan geçebilir.
Hayır!
Bu yerler, işte bu iki tablo için ayrılmış.
Üstelik tablolar için uluslararası yarışma yapılmış.
Eserler seçilmiş ama son nokta konulmamış, bugün yerleri boş.
Gar için tablo yarışması
Yazının başındaki yazı bir tabloyu anlatıyor.
Tablonun adı 'Lozan'dan önce'.
Bir de 'Lozan'dan sonra' diye ikinci tablo var.
Nurettin Ergüven'in 'Lozan'dan Önce' ve Lozan'dan Sonra' tabloları
Tablolar, bugün tarihi olarak adlandırdığımız, arkasına devasa yeni bir gar binası yaptığımız gar binasının içi için planlanmış.
25 yerli ve yabancı ressamın 50 tabloyla katıldığı, uluslararası bir yarışma sonucunda seçilmiş.
4X21 metrelik iki duvar tablosu olsun istenmiş.
Lozan'dan önce ve sonralarıyla kazanan Ressam Nurettin Ergüven olmuş.
Durun!
Yarışma sonucunın nasıl duyurulduğunu da paylaşayım!
"Bir artistimizin muvaffakiyeti.
İnkılap kompozisyonları için açılan müsabakayı Nurettin Ergüven kazandı."
Aynı yarışmaya, ünlü heykeltıraş Krippel de katılmış, ikinci olmuş.
Bir başka ünlü sanatçı Refik Epikman'ın eseri de nakdi ödüle layık bulunmuş.
Direksiyon Binası
30 Ağustos'u olaylarıyla anarken mekanlara tarihi gar binasını eklemek büyük zenginlik katar.
Ergüven'in iki tablosu gar duvarlarına uygulanamamış ama yarışmayı kazanmasını sağlayan tabloları 100 metre kadar ileride duruyor.
'Ankara Garı için Dekor Müsabakası' için yapılan birkaç tabloyla birlikte üstelik.
30 Ağustos için önemli, başka bir yapı içinde.
Yapı bugün müze.
Millî Mücadele'de Atatürk Konutu ve Demiryolları Müzesi.
Yandaki, demiryollarına aitken, bugün bir vakıf üniversitesine devredilen dev binanın içinde bir demiryolları müzesi vardı aslında. İçinde bir sanat galerisiyle. Artık yok.
Bir de buharlı tren müzesi vardı. O da yeni gar binası yapımında kaldırıldı. Buharlı, tarihi lokomotifleri taşındı. Yeni bir müze haberini yıllardır beklerim...
Lokomotifleri sığdırmak mümkün değil ama Tarihi Direksiyon Binası'nın alt katı, tek başına demiryolları müzesi olarak işlevi yüklenmiş durumda.
Üst katı, binanın tarihi işlevini yaşatıyor.
Atatürk ve Fikriye Hanım'a ait odalar, eşyalarla.
Millî Mücadele günlerinde burası, Eski Ziraat Mektebi'yle birlikte Atatürk'e hem ev hem de karargâh olmuştu...
Meclis
Meclis Mustafa Kemal Paşa'yı başkomutan yapmıştır.
O günleri düşününce Meclis'in Paşa'nın yanında olduğu, Paşa'nın bu konuda çok rahat olduğu düşünülebilir. Sadece aşağıdaki satırlar bile Meclis'teki çatlak seslerin çokluğunu ve yapılanların ne derece gizlilikle yürütüldüğünü anlatmaya yeter gibidir:
Kazım Paşa, Mustafa Kemal Paşa'nın Meclis'teki odasına gider, milletvekillerinin 'ordu hakkında bilgilendirme' istediklerini söyler.
"Seni hırpalayacaklardır. Ne derlerse desinler, sineye çek. Taarruzdan bahsetme. Fevzi Paşa'nın cepheye gittiğini de söyleme."
O zorlu günlerin şahidi meclis, İlk Meclis'tir. Bugün Kurtuluş Savaşı Müzesi olarak ziyarete açıktır.
Bilgi için:
https://www.ktb.gov.tr/TR-96356/ankara--kurtulus-savasi-muzesi-i-tbmm-binasi.html
Çankaya Köşkü
30 Ağustos için annesinin elini öpüp ayrıldığı yer, Çankaya Köşkü.
Çankaya'da iki köşk vardır, birinin adı Pembe Köşk'tür.
Diğer yandan Ankara'da iki Pembe Köşk vardır.
Biri Atatürk'ten kalan ve sonuncusuna dek cumhurbaşkanlarının oturduğu, diğeri Atatürk'ün en yakın arkadaşının, İsmet İnönü'nün evi.
Çankaya Köşkü diye andığımız bugün, Atatürk Müze Köşk olarak müze.
Hafta içi rezervasyonla, hafta sonu aramadan gidebilirsiniz.
En güncel tanıtım, ziyaret ve iletişim bilgileri için internet adresini vereyim.
https://www.tccb.gov.tr/muzekosk/
Giderseniz...
İkinci katta, köşedeki oda Zübeyde Hanım'ın odasıdır.
Büyük Taarruz öncesi annesine bu odada veda eden Mustafa Kemal Paşa,
'Çay davetine gideceğini, akşama beklememesini' söyler.
Zübeyde Hanım, oğlunun cepheye gittiğini anlamıştır.
Ali Çavuş'la oğluna bir mektup gönderir:
"Sen cepheye gidersin. Benim yüreğim bunu bilir. Senin için dua ediyorum bil! Ve de Mustafam, zaferi ele almadan dönme. Ben, seni beklemeyi bilirim..."
Kitaplar
Erken ve en üretken döneminde kaybettiğimiz, özlem ve rahmetle andığım Turgut Özakman'ın kitabını yazayım önce, Çılgın Türkler.
Özakman bu kitapta ordu 30 Ağustos için hazırlanırken çadırında Çalıkuşu romanını okuyup bitirdiğini yazar.
Çadırından, elinde Çalıkuşu ile çıkar.
Elinde dediysem kitapla değil, gazete tomarıydı!
Felah Grubu'nun her gün cepheye taşıdığı Vakit Gazetesi'nde bölümler halinde yayınlanıyordu.
"Bunu sen de okumalısın." diyerek İsmet Paşa'ya verir.
Başkomutan, bir milletin var olma savaşına 5 kala kitabı bitirir ve diğer komutana verir.
Müthiş...
Aynı yazarın, Reşat Nuri'nin, 'Yeşil gece' isimli romanından, zafer ve Ankara'yı birleştirdiği cümleleri de paylaşalım:
"Sarıova'dan ayrılan Şahin Efendi de önünde uzayıp giden ve dörde ayrılan yolu izledikten sonra gitmek için 'ortadakini' seçer. Bu yol, onu 'zaferin ve inkılabın doğduğu yere' götürecektir...
Hasan İzzettin Dinamo'nun 5 ciltlik Kutsal İsyan kitabının son cildinde 30 Ağustos'u anlatır. Son sayfalardan...
"Aziz okuyucularım göreceklerdir ki Kutsal İsyan kimilerinin sandığı gibi rastgele kahramanlık hikayelerinin birbiri peşine sıralanmasından meydana gelmemiştir. Bütün olaylar, bir orkestrada olduğu gibi yerlerini almışlardır, bütün sazlar ve onların üflediği psikolojik hava, bir merkezden esip bir ereğe doğru yol almaktadır."
30 Ağustos'u mekân, olay ve kitapla anmak
100.000 kadar insan, binlerce at ve arabanın geceleri hareket ederek Afyon'un güneyine yerleşmesi, 9 Eylül'e kadar geçen günlerin adım adım planlandığı Genelkurmay Binası...
Gar'a asılamayan ama Anıtkabir'de canlandırılan 30 Ağustos Panoraması...
'Ankara' romanını yazan Yakup Kadri... İkdam'da, 30 Ağustos öncesi hiç olmadığı kadar ümitli yazılar yazmaya başlar. Zaferle, Ulu Önder'den 'birkaç gün içinde anlaşma isteyecekler' cümlesini duyar. Kitabında zaferin hiç de kolay kazanılmadığını anlatacaktır...
Zafer öncesi anacığına söylemediğini Azerbaycan ve Rus sefirleri Abilov ve Aralov'a söylemesi, sefirleri anmak için konuşulacaklar...
Zaferin hemen ardından öğretmenlerle yaptığı toplantıda söylediği,
"Dünyanın hiçbir kadını 'Ben vatanımı kurtarmak için Türk kadınından fazla çalıştım' diyemez" cümlesini, Ulus Zafer Anıtı'nda anmak...
Büyük Zafer'i mekân, olay ve kitapla anmak için daha önce de bir yazı yazmıştım.
Siz de ben de biliyoruz ki yazacak çok daha mekân, olay ve kitap var...
Kaynaklar
- Aydın Hasan, 'Mustafa'm zaferi almadan dönme', https://www.milliyet.com.tr/gundem/mustafa-m-zaferi-almadan-donme-2510916
- Başkentin Giriş Kapısı: Ankara Tren Garı, https://ceis.org.tr/wp-content/uploads/2023/09/Arredamento-CEIS-Ankara-Gari_layout-6.pdf
- Esra Zeyrek, Türk Romanında Ankara
- Necati Yalçın, Millî Mücadele ve Cumhuriyet'in Açıkhava Müzesi Ankara.
- Necati Yalçın, 'Büyük zaferin izinde Müze Köşk ve Anıtkabir', https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/necati-yalcin/buyuk-zaferin-izinde-muze-kosk-ve-anitkabir-40564073
- Özlem Nemutlu ve Hatice Aybay, 'Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun İkdam'daki yazıları üzerine', https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/4075986
- Selim Esen, 'Ankara Gar Gazinosu ve hazin sonu', https://www.gercekedebiyat.com/yazi/ankara-gar-gazinosu-ve-hazin-sonu-10185.html
- Servet Sarıaslan, Ankara Garı Resim Yarışması (1937)
- Turgut Özakman, Çılgın Türkler
YORUM YAP