YAZARLAR

25 Kasım 2025 Salı, 00:00

Zalim İyimserlik: Umudun İnce Eziyeti

Her sabah uyandığınızda kendinize “Bir gün her şey düzelecek” diyor musunuz? Ya da uzun süredir hayalini kurduğunuz bir hedefe ulaşmayı beklerken, sürekli sabretmenin doğru olduğuna mı inanıyorsunuz? Belki de mutsuz bir ilişkiyi sürdürürken, “Belki bir gün değişir” düşüncesiyle umut besliyorsunuz. Eğer cevabınız evetse, farkında olmadan bireysel ve toplumsal düzeyde karmaşık sonuçlar doğurabilen bir psikolojik tuzağa-zalim iyimserlike-düşmüş olabilirsiniz.

Kültürel eleştirmen Lauren Berlant, bu olguyu “cruel optimism” yani zalim iyimserlik olarak tanımlar. Berlant’a göre bu durum, ulaşılması neredeyse imkânsız veya kişiye zarar veren hedeflere sıkı sıkıya tutunmak anlamına gelir. İlk bakışta umut verici ve olumlu gibi görünse de, derinlemesine incelendiğinde bireyin enerjisini tüketen, ruhsal sağlığını zedeleyen ve kişisel gelişimini engelleyen bir süreçtir. Zalim iyimserlik, bireyi pasif bir bekleyici konumuna iterek gerçeklerle yüzleşmesini engeller.

Günlük yaşamda bu olgu pek çok biçimde kendini gösterir. İnsanlar kariyer uğruna yaşamlarının diğer alanlarını ihmal eder, hayalini kurdukları pozisyona bir türlü ulaşamazlar ve bu süreç, sosyal ilişkilerin ve psikolojik esenliğin ihmal edilmesine yol açar. Benzer biçimde, “Bir gün değişir” umuduyla mutsuz bir ilişkiyi sürdürmek, bireyin kendi ihtiyaçlarını ertelemesine ve uzun süreli psikolojik gerilim yaşamasına neden olur. Zor ekonomik koşullara rağmen, sistemin dayattığı “Çalışırsan başarılı olursun” inancına sıkı sıkıya bağlı kalmak ise bireyin sürekli yetersizlik hissi yaşamasına yol açar. Toplumsal başarı mitleri, öz-değeri dışsal ölçütlerle bağdaştırır ve bu da uzun vadede psikolojik zarar üretir.

Peki, neden “zalim”dir? Çünkü bu tür iyimserlik, bireyi gerçeklerle yüzleşmekten alıkoyar. İnsanlar sisteme uyum sağlama ve başarı hikâyelerini takip etme zorunluluğu hissettikçe, kendi sınırlarını ve ihtiyaçlarını göz ardı ederler. Bu durum hem bireysel hem de toplumsal düzeyde tükenmişliğe yol açar. Umut, doğru yönetildiğinde bireye güç verir; ancak yanlış yerde veya yanlış hedefe yöneldiğinde sessiz ve ince bir eziyete dönüşür.

Modern yaşamın karmaşasında, sosyal ve ekonomik baskılar bu tuzağı daha görünür hâle getirir. Bu noktada önemli olan, umut ve hedeflerimizi sürekli sorgulamaktır. Hedefler gerçekten bize iyi gelecek mi, yoksa sadece bizi meşgul edip tüketiyor mu? Sabır erdemdir; ancak gerçeklerden bağımsız bir sabır çoğu zaman bir illüzyondan ibarettir. Umut, cesaret ve gerçeklikle birlikte yönetildiğinde bireye güç verir; yanlış yönetildiğinde ise uzun süreli psikolojik ve duygusal bir işkenceye dönüşür.

Birey için kritik olan, umut ve gerçeklik arasında dengeyi kurabilmektir. Zalim iyimserliğe kapılmadan, umut ve gerçekliği bir arada yürütmek hem psikolojik sağlığın hem de toplumsal dayanışmanın temelini oluşturur. Umut, doğru yerde ve doğru şekilde beslendiğinde yaratıcı ve motive edici bir güç iken; yanlış yönetildiğinde göz açıp kapayıncaya kadar fark edilmeyen bir tükenmişliğe yol açabilir. Bu bağlamda, modern bireyin görevi, umut ile gerçekliği bir arada dengeleyerek hem kendisini hem de toplumu sürdürülebilir bir yolda ilerletebilmektir.

Sonuç olarak,

Zalim iyimserlik, hayatın farklı alanlarında karşımıza çıkan ince ve sessiz bir eziyettir. İnsanlar umutlarını, sabırlarını ve hayallerini yanlış yerlerde ve yanlış hedefler için harcadıkça hem psikolojik hem de fiziksel sağlıkları zarar görür. Bu nedenle, bireylerin kendi sınırlarını, ihtiyaçlarını ve hedeflerinin gerçek değerini fark etmeleri kritik önemdedir. Umut, cesaret ve gerçeklikle birlikte yönetildiğinde güçlendirici bir etkiye sahiptir; aksi hâlde, bireyin kendi yaşamına uyguladığı ince bir işkenceye dönüşür. Bugün küçük bir farkındalık adımı atmak, umutları doğru yönetmeye başlamak ve gerçekleri kabullenmek, ruhsal sağlığın ve yaşam kalitesinin en temel taşlarından biridir. Bedenen ve ruhen sağlıklı kalmanız dileğiyle...

Saygılarımla,
Prof. Dr. Ayhan ERDEM – Köşe Yazarı
aerdem@gazeteankara.com.tr
Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi
Gazete Ankara Dijital Haber Portalı

 

 

 

 

YORUM YAP

Yorumu Gönder

YORUMLAR (0)