Chris Rock da çok keyif alarak izlediğim bir stand-up’ ında kedi-köpek gibi evcil hayvanlarla olan ilişkileri sorgularken, bu kitaptan esinlenilmiş olduğu hissini uyandırmıştı ben de… “Bir uzaylı gelse, köpekler bizim efendimiz biz de onların kölesiyiz falan zanneder”   minvalinde komik ve düşündürücü cümleleri vardı. Hiçkimse için uyanmayacağın saatte uyanıp köpeği dışarı çıkarmak vs gibi evcil hayvanlara bakım verenlerin yaptığı rutin uygulamalardan bahsediyordu…

Geçen gün elinde 5 litrelik su taşıyan bir teyzeyi görünce aklıma ne kadar ilkel yaşadığımız düşüncesi geldi. Modernleştik sanayi kentleri olduk, teknoloji gelişti, akıllı evler yaptık 24 saat sıcak suyumuz var her türlü konfora sahibiz ama suyu damacana denen bidonlarla dışardan taşıyoruz!!  Neden?!!

Sizce de bu işte bir tuhaflık bir absürtlük yok mu?

Mesela şu anda Türkiye’ye aynen kitapta olduğu gibi bir başka gezegenden biri gelse, musluklardan 24 saat su akarken neden para vererek ayrıca su satın alıp damacanalarla taşıyorsunuz da diye sorsa…. Cevabınız ne olurdu?

 Üzerinde düşünmeye bile gerek yok, bence bu su meselesi, dünyanın en saçma ve en ilkel olayı…

Züğürt Ağa vb. tarzda filmlerdeki yaşamlar, çoğumuza çok eskilerde kalmış ilkellikler gibi geliyor ama aslında düşünürsek şu anki yaşamlarımızın oradaki yaşamdan hiçbir farkı yok! orada hiç değilse suyu bildikleri bir yerden, köy çeşmesinden bidonlarına dolduruyorlardı.

Parası ayrı bir konu, taşıması apayrı bir konu… kaç kat 20lt su bidonu taşınıyor, arabalarla yakıt yakılarak mahalle mahalle su taşınıyor, düşününce gerçekten şaka gibi…

O kadar kanıksadık ki bu durumu sevgili siyasetçiler seçim vaadi olarak bile bize sunmaya gerek duymuyorlar.  (1-2 cılız sesi saymıyorum)

Yeter hocam hepimize bu sosyolojik konulardan fenalık geldi diyorsanız bu kanıksanmış refleks davranışları sorgulama işini bireyselleştirelim hemen…

Bu soru en çok sigara içenlere; tek cümlelik mantıklı bir cevap istiyorum. Neden sigara içiyorsunuz? Bir insan neden sigara içer? Yemek değil, su değil, süt değil vücudun bir ihtiyacı değil…

Sigaraya para vermek, para harcadığınız bir şeyin size zarar vermesi, üstünüzü başınızı leş gibi kokutması, dişlerinizi sarartmasına rağmen ona bağımlılığın kutsallaştırılması bana dünyanın en saçma davranışı geldiği için ben bu örneği verdim. Amacımı aşmak istemem benim zaviyemden saçma bir davranış olduğunu vurgulamak istedim, sigara içenlere bir düşmanlığım sözkonusu değildir.

 Kanıksadığınız için size normal gibi gelen bazı saçma davranışlarınızı sorgulayabilirsiniz. Biraz tersine mühendislik gibi… İnanın bu sorgulamalar oldukça keşifli ve keyifli… Tersine düşünmek sizi gereksiz enerji zaiyatından korur.

Aklınıza ilginç örnekler gelirse benimle paylaşmanızı çok isterim. Bana tüm sosyal medya araçlarından ulaşabilirsiniz. 

Kolaylıklarla Dolu Keyifli Bir Hafta Dilerim.

Görüşmek Üzere…

Algı Yönetimi ve İletişim Uzmanı

Dr. Neslihan YAHŞİ