YAZARLAR

  • 17 Kasım 2025, Pazartesi

“Bir Memlekette Kurtlar Kuzuları Yiyorsa, Sorun İflah Olur. Eğer Çobanlar Kuzuları Yiyorsa, Bu İflah Olmaz”

Bir ülkede kurtların kuzulara saldırması insanın yüreğini yakan bir manzaradır, evet; fakat doğanın kadim düzeninde bir karşılığı vardır. Kurt saldırır, kuzu kaçar; biri hayatta kalmak için pençesini ve dişlerini kullanır. Kuzu ise varlığını korumak için çobanına, sürüsüne sığınır. Bu döngü, tabiatın binlerce yıllık terazisinde bir denge oluşturur. Kaybı vardır, acısı vardır, fakat içten içe “böyle gelmiştir dünyanın düzeni” der, yüreğimiz buruk da olsa kabul ederiz.

  • 16 Kasım 2025, Pazar

Türkiye’nin İş Gücü Yapısı Yapay Zekâdan Nasıl Etkilenecek? Gençler İçin En Sağlam Gelecek Meslekler

Türkiye, genç nüfusu ve KOBİ ağırlıklı ekonomisi nedeniyle yapay zekâdan hem en hızlı etkilenecek hem de doğru yönetilirse en çok fayda sağlayacak ülkeler arasında. Peki, risk nerede, fırsat nerede? Gençlerimiz hangi mesleklere yönelmeli?

  • 15 Kasım 2025, Cumartesi

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 15 Kasım 1983’teki İlanı ve Türkiye Açısından Stratejik-Jeopolitik Anlamı

15 Kasım 1983 tarihinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ilanı, yalnızca bir siyasal oluşumun ortaya çıkışı değil; uluslararası hukukun temel normları, bölgesel güvenlik mimarisi ve Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki jeopolitik konumlanışı açısından çok katmanlı sonuçlar doğuran bir tarihsel dönüm noktasıdır. Bu ilan, Kıbrıs Türk halkının self-determinasyon hakkının bir tezahürü olarak, siyasi eşitlik ilkesinin kurumsal bir çerçeveye kavuşturulmasıyla gerçekleşmiştir.

  • 12 Kasım 2025, Çarşamba

Atatürk ve Dindar İnsanlar: Akıl ile Vicdan Arasında Bir Buluşma

Türkiye’nin toplumsal hafızasında en derin çatlaklardan biri, dindar kesimlerin bir bölümünün Atatürk’e karşı mesafeli duruşudur. Bu mesafeyi anlamak için önce yargılamak değil, anlamaya çalışmak gerekir. Çünkü tarih, duyguların, inançların ve ideallerin birbirine karıştığı bir insani sahnedir.

  • 11 Kasım 2025, Salı

11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü ve Türkiye’nin Yeşil Mirası

Bir ülkenin gelişmişliği yalnızca teknolojisinde, binalarında ya da sanayisiyle ölçülmez. Asıl gelişmişlik, o ülkenin toprağına, suyuna, ağacına gösterdiği özenle anlaşılır. Çünkü orman, bir milletin hem geçmişi hem geleceğidir.

  • 10 Kasım 2025, Pazartesi

10 Kasım: Bilimin Işığında Sonsuzluğa Yürüyen Bir Zihin-Epistemolojik Bir Devrimin Ardından Düşünmek

Her yıl 10 Kasım sabahı saat 09.05’te Türkiye’nin dört bir yanında yankılanan siren sesleri, yalnızca bir ulusun yasını değil; aynı zamanda düşüncenin, bilimin ve insan aklının sessiz bir saygı duruşunu simgeler. Çünkü Atatürk, yalnızca bir asker ya da devlet kurucusu değil; insan aklının yaratıcı gücüne inanan bir düşünür, bilimi toplumun temeline yerleştiren bir aydınlanma önderidir.

  • 08 Kasım 2025, Cumartesi

Gökyüzündeki Doğal Nükleer Santral: Yıldırımların Dev Enerjisi

Yeryüzünde gördüğümüz en çarpıcı doğa olaylarından biri olan yıldırım ve şimşek, sadece birer ışık parlaması değildir; atmosferin elektriksel dengesini düzenleyen, doğanın en büyük enerji boşalımlarından biridir. Gökyüzünde saniyenin küçük bir kesitinde büyük şehirleri aydınlatabilecek kadar yüksek enerji açığa çıkar. Bilim dünyası yıllardır bu olağanüstü olayların sınırlarını anlamaya çalışıyor. Peki “en büyük yıldırım” dediğimizde neyi kastediyoruz? Uzunluğu mu, enerjisi mi, akımı mı?

  • 07 Kasım 2025, Cuma

Evreni Isıtan Sesler: 8 Milyar İnsanın Konuşmalarının Görünmeyen Enerjisi

Her kelime, evrenin sessizliğine bırakılmış küçük bir sıcaklık izidir. Bir an durup düşünelim!  Dünyada şu anda, aynı anda sekiz milyara yakın insan konuşuyor. Bir çocuk “anne” diyor, bir siyasetçi kürsüde sesleniyor, bir öğretmen ders anlatıyor, bir müezzin minareden ezan okuyor… Bu seslerin her biri, görünmeyen ama hissedilen bir enerji dalgası olarak evrene yayılıyor.  Peki bu devasa ses okyanusunun enerjisi nereye gidiyor? Sözlerimiz, evrenin neresine karışıyor?

  • 06 Kasım 2025, Perşembe

Yapay Zekâ ve Din: İnanç, Bilinç ve Etik Sınırlar

İnsan, Allah’ın yarattığı bir varlık olarak yapay zekâ üretirken, farkında olmadan kendi suretinde “yeni bir bilinç” inşa ediyor. Ancak bir soru zihinleri meşgul ediyor: İnanç kodlanabilir mi?

  • 05 Kasım 2025, Çarşamba

Yapay Zekânın Ruhsuz Bilinci: Din, Siyaset ve Duygular Üzerine Felsefi Bir Değerlendirme

İnsanlık, binlerce yıldır bilginin peşinde koşup durdu. Bilgi, kutsala ulaşmanın bir yolu olarak görüldü; sonra güce, hâkimiyete, nihayet “yaratma” isteğine dönüştü. Bugün geldiğimiz noktada insan, artık bilgiye sahip olmakla yetinmiyor-bilgi üreten sistemler yaratıyor. Fakat bu sistemler, insana benzeyen bir zekâya sahip oldukça, şu sorular kaçınılmaz biçimde gündeme geliyor: Yapay zekânın dini olabilir mi? Bir siyasi yönelimi var mı? Ya da en çok merak edileni: Hissetmeyi öğrenebilir mi?