Türkiye Yüzyılı Perspektifi ve Terörsüz Türkiye Üzerine Bir Değerlendirme
Türkiye, tarih sahnesinde her zaman güçlü bir medeniyetin ve yüksek iradenin temsilcisi olmuş, bulunduğu coğrafyanın en önemli aktörlerinden biri olarak varlığını sürdürmüştür. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucu lideri Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ifade ettiği gibi, devletimiz kapsayıcı bir yapı üzerine inşa edilmiş; dil, kültür, inanç ve felsefi açılardan tüm toplumsal unsurları ihtiva edecek bir nitelikte olmuştur. Günümüzde de bu kapsayıcılık anlayışını güçlendirmek, ülkemizin hem iç barışını hem de bölgesel ve küresel etkisini artırmanın temel şartlarından biridir.
Türk ve Türkiye Yüzyılı: Yeni Bir Vizyonun İnşası
“Türk ve Türkiye Yüzyılı” perspektifi, Türkiye’nin ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasi alanda bölgesel ve küresel ölçekte güçlü bir aktör olmasını hedefleyen bir vizyonu ifade etmektedir. Bu vizyon, bölgesel güç olmanın ötesine geçerek Türkiye’yi küresel güç dengelerinde belirleyici bir aktör haline getirmeyi amaçlamaktadır.
Bu doğrultuda atılması gereken adımları uzmanlar aşağıdaki şekilde ifade etmektedirler. Bunlar şunlardır:
Ekonomik Güçlenme ve Teknolojik Atılım: Türkiye’nin küresel rekabet gücünü artırması için yerli ve milli üretim stratejisini güçlendirmesi, dijital dönüşümü hızlandırması ve Ar-Ge çalışmalarına daha fazla yatırım yapması gerekmektedir.
Eğitimde Reform: Toplumun her kesiminin bilgiye erişimini kolaylaştırarak çağdaş eğitim sistemleriyle genç nüfusun küresel ölçekte rekabet edebilir hale getirilmesi sağlanmalıdır.
Siyasi İstikrar ve Güçlü Demokrasi: Toplumsal farklılıkları bir zenginlik olarak gören bir anlayışla demokratik mekanizmalar güçlendirilmeli ve kapsayıcı bir yönetim anlayışı sürdürülmelidir.
Savunma ve Güvenlik Alanında Stratejik Atılımlar: Türkiye’nin bölgesel ve küresel güvenlik politikalarında caydırıcı ve etkin bir güç olabilmesi için yerli savunma sanayisi yatırımları artırılmalı ve askeri kapasitesi güçlendirilmelidir.
Terörsüz Türkiye: Jeostratejik Güç Dengeleri ve Çözüm Yolları
Türkiye’nin en büyük iç ve dış tehditlerinden biri olan terör, ülkemizin toplumsal huzurunu ve ekonomik gelişimini sekteye uğratmıştır. Terörsüz bir Türkiye inşa etmek, güçlü devlet aklı ve stratejik hamleler gerektiren bir süreçtir.
Bunun için izlenmesi gereken bazı temel adımları uzmanlar aşağıdaki şekilde belirtmektedirler. Bunlar şunlardır:
Bölgesel ve Küresel İş Birliği: Türkiye, uluslararası aktörlerle daha güçlü bir işbirliği içerisinde olarak terörle mücadele konusunda ortak hareket etmeli ve istihbarat paylaşımını artırmalıdır.
Sınır Güvenliği ve Teknolojik Güç: Özellikle güney sınırlarımızda yürütülen güvenlik politikaları daha etkin hale getirilmeli, yapay zekâ ve ileri teknoloji çözümleriyle sınır güvenliği en üst seviyeye çıkarılmalıdır.
Toplumsal Entegrasyon ve Sosyal Politikalar: Terör örgütlerinin insan kaynağı temin ettiği sosyo-ekonomik kırılganlıklar giderilmeli, özellikle gençler için eğitim, istihdam ve sosyal destek mekanizmaları artırılmalıdır.
Kültürel ve İdeolojik Mücadele: Terörle mücadelenin yalnızca askeri yöntemlerle yürütülemeyeceği açıktır. Bu nedenle kültürel, akademik ve sosyal projelerle terörün ideolojik dayanakları çürütülmeli ve toplumda birlik duygusu pekiştirilmelidir.
Bölgesel ve Küresel Güç Olma Yolunda Türkiye
Türkiye, stratejik konumu itibariyle hem doğu hem de batı dünyasında köprü işlevi gören benzersiz bir coğrafyada yer almaktadır. Bu konum, Türkiye’ye ekonomik, askeri ve diplomatik alanlarda önemli fırsatlar sunduğu kadar, çeşitli riskleri de beraberinde getirmektedir. Türkiye’nin bölgesel ve küresel güç olma yolundaki temel gerekliliklerini uzmanlar genel olarak aşağıdaki şekilde belirtmektedirler. Bunlar şunlardır:
Enerji ve Lojistik Üstünlüğü: Türkiye, Orta Doğu, Kafkasya ve Avrupa arasındaki enerji hatlarını kontrol eden bir ülke olarak enerji politikalarını daha etkin bir şekilde yönetmeli ve lojistik altyapısını güçlendirmelidir.
Diplomatik Dengeler: Türkiye, uluslararası ilişkilerde denge politikası izlemeli ve jeopolitik avantajlarını maksimum düzeyde değerlendirmelidir.
Savunma Sanayiinde Atılım: Özellikle yerli ve milli savunma sanayisinin geliştirilmesi ile Türkiye’nin uluslararası caydırıcılık gücü artırılmalıdır.
Sonuç olarak, Türk ve Türkiye Yüzyılı vizyonu doğrultusunda, Türkiye’nin tüm toplumsal kesimleri kapsayan bir anlayışla ilerlemesi ve terörle mücadelede etkin çözümler üretmesi gerekmektedir. Bölgesel ve küresel güç olmanın anahtarı, birlik içinde hareket eden, teknolojiyi etkin kullanan ve kapsayıcı bir devlet aklıyla yönetilen bir Türkiye modelinden geçmektedir. Bu doğrultuda, istiklalimizin ve istikbalimizin teminatı olan milli değerlerimizi koruyarak ve geliştirerek Türk ve Türkiye Yüzyılı hedefini gerçekleştirmek mümkündür.
YORUM YAP