HABERLER

G[A]
26 Aralık 2025 09:59 | Son Güncelleme: 27 Aralık 2025 14:38

Denetimden ihracata: Türkiye balıkçılığında sessiz büyüme nasıl bir eşiğe geldi?

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın açıkladığı denetim ve ihracat verileri, Türkiye balıkçılık sektörünün son yıllarda yalnızca büyümediğini, aynı zamanda daha kontrollü ve sürdürülebilir bir yapıya evrildiğini gösteriyor.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, İstanbul Sarıyer Kireçburnu’nda gerçekleştirilen su ürünleri denetimleri sonrası yaptığı açıklamalarda, Türkiye balıkçılık sektörünün son yıllarda yakaladığı ivmeyi ve bu ivmenin arkasındaki denetim–planlama politikasını ortaya koydu. Yumaklı’nın paylaştığı veriler, balıkçılığın artık sadece bir geçim faaliyeti değil, stratejik bir gıda ve ihracat sektörü haline geldiğini gösteriyor.

Bakan Yumaklı’ya göre 2025 yılı itibarıyla 177 bin denetim gerçekleştirildi ve yıl sonuna kadar bu sayının 180 bine ulaşması hedefleniyor. Denetimler kapsamında 76 gemiye, 482 ton deniz ürününe ve 2 binin üzerinde av ekipmanına el konuldu. Ancak Bakanlığın vurgusu, cezadan çok önleyici kontrol ve adil rekabetin sağlanması üzerine kurulu.


Denetim politikası: Ceza değil denge

Bakan Yumaklı, denetimlerin amacının balıkçıyı cezalandırmak değil, sektördeki adaletsizliği ortadan kaldırmak olduğunu vurguladı. Boğazlar başta olmak üzere Artvin’den Hatay’a kadar tüm av alanlarının sıkı biçimde izlendiğini belirten Yumaklı, bu sürecin balık stoklarını korurken aynı zamanda balıkçıların gelirlerini artırmayı hedeflediğini ifade etti.

Bu yaklaşım, klasik “yasak–ceza” modelinden farklı olarak koruma–kullanma dengesi üzerine inşa edilen yeni bir yönetim anlayışını işaret ediyor.


İhracatta 2 milyar dolarlık eşik

Bakan Yumaklı’nın paylaştığı verilere göre Türkiye, su ürünleri sektöründe Avrupa’da 2’nci, dünyada 17’nci sırada yer alıyor. Sektörün ihracatı ise 2 milyar dolar seviyesine ulaşmış durumda. Üretim planlamasının 2024 itibarıyla devreye alınmasıyla hem balık popülasyonunda artış sağlandı hem de kaptan ve reislerin gelirlerinde gözle görülür yükseliş yaşandı.

Yetiştiricilik tarafında ise 7 bin 500 tonluk ilave kapasite artışı, önümüzdeki yıllar için yeni rekorların habercisi olarak değerlendiriliyor.


Balıkçılık sektörü uzun yıllar “mevsimlik ve riskli” bir alan olarak görülüyordu. Ancak açıklanan denetim sayıları, üretim planlaması ve ihracat rakamları; sektörün artık öngörülebilir, kayıtlı ve küresel pazara entegre bir yapıya geçtiğini gösteriyor. Bu dönüşüm, sadece balıkçının değil, gıda güvenliği ve dış ticaret dengesi açısından da stratejik bir kazanım anlamına geliyor.


Uzman Görüşü

Deniz Ekonomisi Uzmanı Dr. Ayşe Karaman, süreci şöyle değerlendirdi:
“Türkiye’de balıkçılığın son yıllarda büyümesinin temel nedeni, plansız avcılığın yerine veri temelli yönetimin gelmesi. Denetim sayısının artması ilk bakışta baskı gibi algılansa da uzun vadede stokların korunması ve ihracatın sürdürülebilirliği açısından kritik.”


FAO verilerine göre aşırı avcılık yapılan ülkelerde balık stokları 10–15 yıl içinde yüzde 40’a varan oranlarda azalıyor. Türkiye’de uygulanan üretim planlaması ve yoğun denetimler, bu riskin önüne geçmeyi hedefleyen nadir örnekler arasında gösteriliyor.


Bu Ne Anlama Geliyor?

Balıkçılık sektöründe artan denetimler ve ihracat rakamları, Türkiye’nin deniz kaynaklarını tüketmeden büyümeyi başarabildiğini gösteriyor. Önümüzdeki dönemde uluslararası sularda yapılacak yeni anlaşmalar ve yetiştiricilik kapasitesindeki artış, sektörün yalnızca bugünü değil, gelecek on yılını da şekillendirecek.


Kaynak: İHA

Haber Editörü: Hasan Mutlu
E-posta: bilgi@gazeteankara.com.tr
WhatsApp Haber Hattı: +90 531 512 62 32

Dr. Oğuz POYRAZOĞLU

Dr. Oğuz POYRAZOĞLU

Gazete Ankara Dijital Haber Portalı ÇEVRE VE DOĞA

YORUM YAP

Yorumu Gönder

YORUMLAR (0)