Bu oran, Ankara’daki birçok ilçe belediyesinde uygulanan SDS seviyelerinin üzerine çıkarken, Keçiören Belediyesi’ni personel mali hakları açısından üst segment yerel yönetimler arasına taşıyor.

Sözleşme ne getiriyor, neyi değiştiriyor?

İmzalanan protokol kapsamında belediyede görev yapan memur ve sözleşmeli personel, en yüksek devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) brüt tutarının yüzde 120’si oranında sosyal denge tazminatı alacak. Bu rakam, 2025 yılı itibarıyla kamu personeli için mümkün olan en yüksek SDS seviyesi anlamına geliyor.

Yerel yönetimler uzmanı Dr. Selim Karaca’ya göre bu tür sözleşmeler yalnızca çalışan refahını değil, doğrudan hizmet kalitesini de etkiliyor:

“Sosyal denge sözleşmeleri, belediyelerde personel devir hızını düşürür, kurumsal hafızayı korur ve çalışanların vatandaşla temasındaki kaliteyi artırır. Üst sınırdan yapılan ödemeler, özellikle büyük ve yoğun ilçelerde yönetimsel istikrar sağlar.”

Ankara’da durum ne? Keçiören nereye konumlanıyor?

Ankara genelinde ilçe belediyelerinde uygulanan SDS oranları genellikle yüzde 80 ile yüzde 110 arasında değişiyor. Keçiören Belediyesi’nin yüzde 120 oranını tercih etmesi, mali disiplin ile çalışan memnuniyeti arasında bilinçli bir tercih yapıldığını gösteriyor.

Bu durum, Keçiören’i yalnızca mali bir karar alan belediye değil, aynı zamanda insan kaynağını stratejik unsur olarak gören bir yönetim modeli içine yerleştiriyor.

Başkan Özarslan’ın mesajı ne söylüyor?

Başkan Mesut Özarslan’ın törende yaptığı açıklamalar, sözleşmenin yalnızca ekonomik değil, etik ve sosyal bir yaklaşımın ürünü olduğunu ortaya koyuyor. Özarslan’ın “Bu dünyada kimse kimseden üstün değildir” vurgusu, klasik hiyerarşik belediyecilik anlayışından daha yatay ve ekip temelli bir yönetişim modeline işaret ediyor.

Bu yaklaşım, özellikle ekonomik sıkıntıların yoğun hissedildiği bir dönemde, belediye çalışanlarının kuruma aidiyetini artıran bir unsur olarak öne çıkıyor.

Sendika cephesi neden olumlu?

Tüm Yerel Yönetim Çalışanları Sendikası Genel Başkanı Mücahit Dede’nin “mali gerçeklere uygun ve uzlaşıyla hazırlanmış” ifadesi, sözleşmenin popülist değil, sürdürülebilir bir zeminde oluşturulduğunu gösteriyor. Bu da ilerleyen yıllarda SDS’nin korunabilir ve devam ettirilebilir olacağına dair önemli bir güven sinyali veriyor.

Toplumsal etki: Vatandaş bundan nasıl etkilenir?

Belediyelerde çalışan memur ve sözleşmeli personelin mali ve sosyal güvencesinin artması, dolaylı olarak vatandaşın aldığı hizmete de yansıyor. Daha istikrarlı, motivasyonu yüksek ve kuruma bağlı personel; daha hızlı işlem, daha düşük hata oranı ve daha yüksek vatandaş memnuniyeti anlamına geliyor.

Kamu yönetimi literatüründe bu durum, “çalışan memnuniyeti – hizmet kalitesi döngüsü” olarak tanımlanıyor ve özellikle büyük ilçelerde doğrudan ölçülebilir sonuçlar üretiyor.

Bu ne anlama geliyor?

Keçiören Belediyesi’nde imzalanan Sosyal Denge Sözleşmesi;

• Yerel yönetimlerde çalışan odaklı yönetim modelinin güçlendiğini,

• Belediyelerin yalnızca hizmet üreticisi değil, aynı zamanda kurumsal işveren olarak da konumlandığını,

• Ekonomik baskı dönemlerinde dahi sosyal dengeyi koruyan belediyelerin, uzun vadede daha güçlü kurumsal yapılar oluşturduğunu gösteriyor.

Bu adım, Keçiören özelinde bir sözleşme olmanın ötesinde, Ankara’daki diğer belediyeler için de referans alınabilecek bir uygulama olarak dikkat çekiyor.

Kaynak: İHA

Haber Editörü: Hasan Mutlu
E-posta: bilgi@gazeteankara.com.tr
WhatsApp Haber Hattı: +90 531 512 62 32

Dr. Oğuz POYRAZOĞLU

Gazete Ankara Dijital Haber Portalı EKONOMİ