Yılmaz, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) İkiz Kuleler Konferans Salonu’nda düzenlenen “TOBB Türkiye 100 - Türkiye’nin En Hızlı Büyüyen 100 Şirketi” programına katıldı. Burada yaptığı konuşmada, küresel belirsizlikler ve bölgesel krizlere rağmen Türkiye’nin siyasi istikrarı, güçlü kurumları ve kararlı politikalarıyla süreci etkin şekilde yönettiğini vurguladı.

“Enflasyonu düşürürken büyüme performansını da koruyoruz”
Yılmaz, enflasyonu düşürmek için çok boyutlu ve koordineli bir program yürüttüklerini belirterek şunları söyledi:
“Hedefimiz yıl sonunda yüzde 30’un altında bir enflasyon oranı. Gelecek yıl yüzde 20’nin altı, 2027’de ise tek haneli enflasyona ulaşmak için her türlü gayreti sarf ediyoruz. Kolay değil; bir yandan depremin yaralarını sararken, bir yandan jeopolitik gelişmeleri yakından takip edip tutum alıyoruz. Ama büyüme performansımızı da belli seviyede koruyoruz.”

Rezervler ve CDS’te olumlu tablo
Yılmaz, Merkez Bankası brüt rezervlerinin Mayıs 2023’te 98,5 milyar dolardan 12 Eylül 2025 itibarıyla 177,9 milyar dolara yükseldiğini, ülke risk priminin (CDS) de 379 baz puandan 240 baz puana gerilediğini aktardı.

“Üretim kapasitemizi enflasyonist baskı olmadan genişleteceğiz”
Yılmaz, Orta Vadeli Program’daki (OVP) 2028 hedeflerini hatırlatarak, enflasyonu kalıcı şekilde tek haneye indireceklerini, cari açığı yüzde 1 seviyelerine çekeceklerini, 3 yılda 2,5 milyon ilave istihdam oluşturacaklarını ve işsizliği yüzde 8’in altına düşüreceklerini söyledi.

“Bunu, toplam faktör verimliliğini artırarak, büyümeyi üretim, yatırım ve ihracata dayalı hale getirerek başaracağız. Sanayimizi yüksek teknolojiye dayalı yenilikçi bir yapıya dönüştüreceğiz. Yapay zekâ, yarı iletkenler, savunma sanayi, biyoteknoloji ve uzay teknolojileri gibi stratejik alanlarda özel sektör yatırımlarını destekleyeceğiz. Yeşil ve dijital dönüşümü kalkınma sürecimizin merkezine almış durumdayız.” ifadelerini kullandı.

“Türkiye’nin küresel entegrasyonu derinleşmeli”
Yılmaz, küresel değer zincirlerinin yeniden şekillendiğini belirterek, içe kapanık ekonomilerin büyüme şansı olmadığını, Türkiye’nin daha müreffeh bir geleceğe ulaşmasının dış pazarlara erişim ve uluslararası sermayeyle iş birliğiyle mümkün olacağını söyledi.

“Girişimcilik kalkınmanın anahtarı”
Türkiye 100 Programı’nın önemine değinen Yılmaz, başarılı şirketlerin rol model olması gerektiğini belirterek, “Başarılı şirketlerin ödüllendirilmesi önemli ama asıl önemlisi tüm girişim sistemini başarıya odaklı bir kültüre yönlendirmek. Girişimcilik, risk alabilen, fırsatları değerlendirebilen bir kültür meselesidir. Biz kamu ve özel sektör olarak bu kültürü güçlendirmeliyiz” dedi.

Programda, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile birlikte Türkiye’nin en hızlı büyüyen 100 şirketine ödüller takdim edildi.

Dr. Oğuz POYRAZOĞLU

Gazete Ankara Dijital Haber Portalı EKONOMİ